Sular çekilince BAKIN ORTAYA NE ÇIKTI!

İstanbul barajlarındaki doluluk oranı düşünce eski elektrik direkleri ortaya çıktı
Marmara Bölgesi son baharı da kurak geçiriyor. Bu nedenle 15 milyon nüfuslu İstanbul’un su ihtiyacını karşılayan barajların su seviyesi de yüzde 30’a kadar geriledi. Bu rakam ise son 5 yılın en düşük seviyesi. Öte yandan su seviyesindeki azalışla da baraj havzasında bulunan eski elektrik direkleri ortaya çıktı.
İstanbul’un su ihtiyacını karşılayan barajların doluluk oranı yüzde 30’a kadar geriledi.
İTÜ Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Toros, su seviyesinin artırılması için yağmur hasadı yapılması gerektiği tavsiyesinde bulunarak, özellikle yol kenarlarındaki ağaçların çevrelerinin açılarak yağmur sularını emebilecek hale getirilmesi gerektiğini söyledi.
SON 5 YILIN EN DÜŞÜK SEVİYESİ
Barajlardaki doluluk oranının son 5 yılın en düşük seviyesinde olduğunu söyleyen İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Toros, “2020 yılına baktığımız zaman Ekim ayı neredeyse bitmek üzere, güneşli bir havadayız ve hala sonbahar yağışlarını almadık. Eylül, Ekim ayı kurak geçti ve barajlardaki su seviyesi hızla düşmeye devam ediyor. İstanbul Eylül ayında yüzde 8, Ekim ayında yüzde 12 oranında yağış alıyordu, bu yağışları almadı. Baraja su yeterince gelmedi. Yağan yağmurların toprak tarafından emilmesi gerekiyordu, bu yağmurlar daha çok toprağın kendi ihtiyacını karşılayacak miktarda yağdı” dedi.

KALDIRIMLARA HAPSEDİLEN AĞAÇLARIN ETRAFI AÇILMALI
Gün geçtikçe barajlardaki su seviyesinin düşmesi nedeniyle yağmur sularının verimli kullanılması gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Toros, adeta kaldırımlara hapsedilen ağaçların çevrelerinin açılarak yağmur sularını emebilecek hale getirilmesi belirtti.
Prof. Dr. Toros, “Özellikle yol kenarlarında ağaçlara bir yağmur yağdığı zaman ağaç yağmur suyundan istifade etmesin diye etrafı kapatılmış şekilde dikiliyor. Bu şekilde olduğu zaman yağan yağmur doğrudan caddeye gidiyor. Eğer bu ağaçların etrafı açık olsa, hatta biraz çukur ve eğimli olsa yağan yağmurlar ağacın dibinde birikecek hem ağaç sulanmış olacak hem yer altı suyu desteklenmiş olacak hem de cadde selleri önlemiş olacak. Bunlara hapsedilen ağaçlar diyebiliriz. Maalesef ağaçları yağmur suyundan, doğal sudan bu şekilde mahrum bırakıyoruz” diye konuştu.